Ebeveynlikle İlgili Şaşırtıcı Efsaneler

Ebeveynlikle İlgili Şaşırtıcı Efsaneler

Çok uzun yıllar önce belki bu efsanelere inanılırdı. Ancak günümüzde elbette bu tarz düşüncelerin doğru olmadığı biliniyor. Peki günümüzde de ebeveynlik konusunda dolaşan şaşırtıcı efsaneler neler? Gelin birlikte göz atalım...

İşte ebeveynlik konusunda o efsanelerde bazıları...

- Bebeğiniz her ağladığında kucağınıza alırsanız, onu şımartırsınız

Gerçek: Yenidoğan bir bebeği şımartamazsınız. Eğer bebeğiniz kucağınızdayken sakinleşiyorsa, alınması gerekiyordur. Fakat, daha da önemlisi, bebeğinizin ihtiyaçlarına karşılık vereceğinize dair güven kazanması gerekiyor. Bu noktada da önemli olan ise onunla ilgilenileceğine dair bir güven duygusu geliştirmektir. Ağladığında veya çığlık attığında, kimse onu kucağına almazsa, bu güven gelişemez.

- Şeker çocukları hiperaktif yapar.

Gerçek: Kendi çocuğunuzda veya diğer çocuklarda ne gözlerseniz gözlemleyin, buna dair bilimsel bir veri veya kanıt yoktur. Kan şekerini etkileyen herhangi bir yiyeceğin, enerji patlamasına neden olabilir. Bu etki de genellikle lif ile hafifletilir ve şekerli gıdalarda lif açısından pek zengin değildir. Buradaki enerji patlamasının nedeni şeker değildir.

- "Öyle söyledim, çünkü ben senin annenim" demeyin

     

Gerçek: Bu ifade, doğru yerde kullanıldığında bir tartışmayı bitirmenin en iyi yoludur. Örneğin, çocuğunuza büyümesi için uyuması gerektiğini ve bu yüzden uyku saatinin önemini açıkça ifade ettiniz. Fakat, çocuğunuz buna "Ama neden?" diye karşılık verebilir ve tartışma uzayabilir. Bu nedenle, onun sorularına mantıklı cevap vermek yerine tartışmayı sonlandırmak için "Ben senin annenim ve öyle söyledim" demek uygun bir yola olarak kabul ediliyor. Tabii bunu biraz daha farklı şekilde söyleyebilirsiniz: Çünkü ben anneyim, sen de benim çocuğumsun ve tartışacak bir şey yok."

- Ebeveynler çocuklarının önünde tartışmamalı

Gerçek: Bu durum belli koşullarda geçerlidir. Çocuğunuzun önünde olgun bir şekilde konuşabilirseniz, sakin, ses yükseltmesen farklılıkları konuşabilirseniz, o zaman tartışabilirsiniz. Çocuğunuz sağlıklı bir yetişkin ilişkisi içinde çatışmayı çözme konusunda dersler alabilir. Ancak, trafikte geçen uzun zaman sonrasında yüksek sesli tartışma olacağını düşünürseniz, bu onu korkutabilir. Ayrıca, özellikle gençler, ebeveynlerinin çekişmeleri konusunda kendilerini suçlayabilirler. Bu neden anne ve babalar nerede, ne konuşacaklarını bilmeli.

- Erken yürüyen ve konuşan bebekler, akranlarından daha iyidir

     

Gerçek: Yürüme ve konuşma konusunda önemli derecede geç kalan çocuklar sorunlar yaşayabilir ama bunun tersinin doğru değildir. Uzmanlar bunun motor gelişiminin bir işlevi olduğunu belirtiyor. Emeklemeden yürünemeyeceği gibi ağız kullanımını öğrenene kadar da konuşulamaz. Her ikisi de, her çocukta kendine göre gelişir.

- Annelik içgüdüsüne güvenebilirsiniz

Gerçek: Bu durum her zaman geçerli değildir. Birçoğumuzun annelik içgüdüsü olarak adlandırdığı durum, anne kaygısı olarak ortaya çıkar. Bu, içgüdüsel duyguların bir kenara atılması gerektiği anlamına gelmez. Kaygı, herkesin farklı derecelerde sahip olduğu bir durumdur. Fakat, paniğe kapılmadan önce, sorunları çözmenize yardımcı olabilecek bir arkadaşınızla görüşebilirsiniz. Çocuğunuzla ilgili herhangi bir şey hakkında sahip olduğunuz içsel duygularınıza her zaman dikkat etmelisiniz.

30.12.2020 122

30-12-202030-12-2020

Kaynak: https://www.hurriyet.com.tr/aile/ebeveynlikleilgilisasirticiefsaneler41700523